15 Temmuz 2013 Pazartesi

Hamilelikte tatil

Köfte ile 30.haftamızın içindeyiz artık, büyüyen karnımın yanısıra bir de şişen ayaklarım var. Balon gibi oldu ayaklarım ve inanılmaz bir sancısı var. Kapalı ayakkabılarım ile vedalaşalı zaten epey olmuştu ancak babetlerle de ayrılmak kötü oldu. Babet giydiğimde bile üstten baktığımda kabarmış hamur gibi görüyordum ayaklarımı. Doktorumla konuştuğumda hamilelik döneminde bunun olabileceğini, tuza ve şekere dikkat etmem gerektiğini (ki bütün testlerim normal çıktı) çok yorulmamamı ve ofiste çalışmalarıma ara vermemi istedi. Ne yazık ki, çalışıyorsan ve hamileysen hayat çok zor.




Gelelim konumuza, hep derim tatilin iyisi kötüsü olmaz. Tatil her zaman tatildir. Hamileliğim boyunca (ilk aylar hariç) pek dikkat etmedim daha doğrusu abartmadım vücudumun değişikliklerini. Zaten ben öyle ne oldum delisi insanları da pek sevmem, mıymıymıy konuşmalar, uzun kaprisler ve şımarıklıklar hiç bana göre değil. Hamileliğimde de gezmekten geri kalmadım diyebilirim tabi zamanım olduğu sürece. Yorgunluğumu atmak için sağlığımı da tehlikeye atmadan güzel şeyler yaptım hep. Bu hafta sonu da eşim ve şirket arkadaşlarım ile birlikte organize edilmiş bir Abant Gezisine katıldık. Şirket olarak çok faaliz diyebilirim. Bu tür organizasyonlar bizim buralarda pek sık yapılır.

Cumartesi sabah saat 07.30 gibi düştük yollara, güle oynaya, mola vere vere saat 12.30 gibi vardık otelimize. Çok keyifli bir yolculuktu, kalabalık olunca bir de sevdiklerin olunca yanında tadından yenmiyor bu yolculuklar. Otele vardık, hemen odalara yerleştik ve havuzun keyfini çıkarmak için hazırlanıp havuza indik. Ben hijyen fobimden dolayı havuza girmesem de eşimin ve grubun eğlencesi ile coştum. Onlar serin sularda eğlenirken ben de güneşin keyfine vardım. Oğluma enfes bir güneş banyosu yaptırdım :) Ohh yarasın kemiklerine...


Abant'a hep gitmek istemişimdir, kısmet bugüneymiş. Ve tek kelime ile harika diyebilirim. Yeşilin ve mavinin dengesi beni benden aldı, sıfır nem, muazzam temiz hava... Güneşin tepede olduğu anlarda bile öyle serindi ki hava, inanamadık. Yapış yapış olmadan, terlemeden bir tatil geçirdik. Huzura geldim resmen :) Çok iyi geldi, bolca dinlendim. Ayaklarım şişmek hususunda beni rahat bırakmadı ama ben hiç oralı olmadım :) Hodri meydan dedim, sesimi çıkartmadım. Sırt ağrılarım azdı, belim azdı, oğlum azdı ama ben çok güzel idare ettim vücudumu. 15 dk yürüdüysem 5 dk mutlaka dinlendim, bol bol su içtim. Sıvı almak çok önemli biliyorsunuz ki... Bolca kahkaha atarak oğlumu da teşvik ettim, o da sağolsun tekmeleri ile karşılık verdi hep ve bu çok başka bir şey. Onu karnımda mutlu hissettikçe bende ne yorgunluk ne şişkinlik kaldı. İki sevdiğim erkek yanımda daha ne olsun :)


Konaklama için Büyük Abant Otelini tercih ettik, harika bir otel. Bir kere temiz heryeri, bu benden geçmesi için ilk etapta yeterli idi. Sonrasında havuzu, hamamı, saunası (ben kullanmadım) hizmet kalitesinin de gayet yerinde olduğunu test ettim. Kısaca hafta sonu kaçamak yapmak isteyenlere ve tercihini Abant'tan yana kullananlara tavsiyemdir.

Dönüş yolunda ise hemen eve dönmek yerine Kartepe - Maşukiye yaptık. Ardından Sapanca Sahilinde bir yürüyüş ohh miss...

Lafın kısası hanımlar, bu özel döneminizde hiçbir şeyden mahrum kalmayın. Sağlığınız el verdiği sürece keyif almaktan hoşlandığınız ne varsa yapın. Tatile çıkmadan önce mutlaka doktorunuzla konuşun ama bu önemli. Herkesin hamileliği başka gelişiyor.

Sevgilerimle...






Bu seyahatimde bana eşlik eden kıyafetlerim şöyle;
Siyah Elbisem H&M
Beyaz Bluzum H&M
Somon Terliklerim H&M
Somon Pantolonum Nişantaşı Elimod Boutique
Beyaz Terliklerim Birkenstock
Güneş Gözlüklerim Ray-Ban Wayfarer



1 yorum:

  1. Türkiye'de ki kayak merkezleri ve tanıtımları, kayak otelleri ve fiyatları, kayak merkezi kar kalınlıkları ve kayak hakkında bilmeniz gereken herşey ... http://www.kayakyerleri.com/

    YanıtlaSil