3 Eylül 2014 Çarşamba

Uykunuzu Nasıl Alırdınız Küçük Bey ?



Başlıktan da anlayacağınız üzere bu bir uyku eğitimi postu. Aden Rüzgar'ın uyku eğitimi nasıl oldu sizlerle paylaşmak istedim. Aslında ben ''Bebekle Tatil'' postu hazırlayacaktım ama zaten sonbahar geldi. Biraz daha bekleyeyim havalar iyice serinlesin hem yaza özlem artsın hemde gelecek yaz tatili için rehber olsun diye onu öteledim, bu konuyu ele aldım. Bilmem ki, iyi mi yaptım :)

Uyku hepimizin bildiği gibi, daha çok biz annelerin bildiği gibi ihtiyaç. Geceleri uyuyan bir bebek ise çoğu annenin hayali. Zihinsel ve bedensel gelişimleri için uyku bebeklerin olmazsa olmazı, onların temel ihtiyaçlarından en büyük olanı. Bu konu çok kapsamlı aslında. Anlat anlat, yaz yaz bitmez o derece. Ama ben bir uzman olmadığıma göre sadece kendi tecrübelerimi aktaracağım size.
Sonuçta her çocuk ve anne farklı ama şuna inanıyorum ki özellikle yeni doğan dönemi her bebekte aynı. Tabi bu benim görüşüm... 

Bu sebeple en başa dönecek olursam, Aden Rüzgar doğduğundan beri hep bir uyku düzeni oldu. Daha doğrusu bir uyku ritmi diyelim şöyle ki;

  • Gündüzleri hep aynı saatte uyuttum,
  • Gece uykusuna yatırmak için asla 20.00 i geçirmedim (büyüdükçe 21.00 a uzattım),
  • Gün içerisinde rahatlamasını sağlayacak temiz hava alımı, odasının havalandırılması,
  • Gece uykusundan önce özellikle aynı saatte banyo,
  • Gece uykusundan önce aynı saatte gece beslenmesi (bu diğer öğünlerden bir tık daha fazla olabilir),
  • Mutlaka ona gece uykusunu anımsatacak bir pijama,
  • Ve uyku arkadaşı (bu Aden Rüzgar 11 aylık olana dek emzik idi)

Tüm bunlar gerçekleştikten sonra geriye sadece azimli ve kararlı olmak kalıyor. Uyku eğitimi sabır ve fedakarlık isteyen bir eğitim sistemi. Hep söylüyorum Aden Rüzgar için doğumundan sonra asla gece gezmeleri olmadı hayatımızda. Bu kimisi için abuk gelse de benim için çok doğru en doğru idi. Bu yüzden o parazitlere kulak tıkadım :) 
Bu arada Aden Rüzgar 6/7 aylık olana dek o ne isterse öyle yaptım. Süt, emzik, kucak, benim yatağım, benim kollarım ne isterse... Aslında uzmanlar bunu 3 aylık olana dek öneriyor ama ben kesemedim. Biraz abarttım, haa şikayetçi miyim ? Asla... 
Oğlum hiçbir zaman saplantıları olan bir bebek değildi. Bunu fark ettiğim gün hep o farkı taşıdım içimde, ona inandım ve yanılmadım. Emzik kullandığı dönemlerde de gereksiz çok uyarı aldım, vay efendim çok düşkünmüş, vay efendim sonra nasıl bıraktıracak mışım... Hep dedim ''hayır değil, benim çocuğum emziğe düşkün değil'' inandıramadım kimseye ve nitekim bir gün dışarı çıktığımızda emziğimizi kaybettik. Eşimi yenisini almaya gönderdim ama bir yandan da o gece emzik vermemeyi düşünüyordum. Neticede dişlerimiz çıkmıştı, 11 aylık olmuştuk artık. Ve öyle de yaptım. O gece emziksiz yatırdım Aden Rüzgar'ı. Sonuç : sorunsuz bir gece :) Bu da bazılarına kapak yazısı olsun, arada emzik maceramızı da anlatmış bulundum :)

Gelelim asıl konuya; Aden Rüzgar doğduğundan beri gündüzleri salonda, gece uykusu için yatağında uyuttum onu. Çocuk o odaya o yatağa girince anlıyordu gece uyuyacağını. Tüm bu uyku ritmini bitirdiğim de yatırdım oğlumu yatağa, bir müddet yanında bekledim, pıışşş pışşladım, gerekirse ninni söyledim. Ama o ninni ile uyumadan odadan mutlaka çıktım. Bu çocuğun ''kendi kendine uyuması'' için şart. Elbette her odadan çıktığımda sorunsuz uykuya dalmadı. Kimi zaman ağladı, uyumakta zorlandı bunun gibi durumlarda ise az az kucağımda sakinleştirdim ya da sırtını okşadım ''ben burdayım'' mesajı verdim ona. Bu tüm bebeklerin ihtiyacı olan bir şey. Bazen işler çığrından çıkabilir, bebeğiniz asla yatmak istemeyebilir yada ağlayarak bunu fırsata çevirmek isteyebilir bu gibi durumlarda niçin bu eğitime başladığınızı düşünün. Elbette bir anne için ağlayan bebeğinden daha kötü bir şey olamaz ama bunu aşmak zorundasınız. Onu o an delice kucağınıza almak orada uyutmak isteyebilirsiniz buna canı gönülden inanıyorum ama bunu yapmayın. O gibi durumlarda sırtını yada başını okşamaya devam edin bu çok hoşuna gidecek. Ona usulca ''iyi geceler dileyin, ufak bir öpücük verin'' emin olun sizi hissedecek. 

Unutmayın ki 4.ayını geçmiş bir bebek artık sosyal bir birey sayılır. Uyku eğitimi dediğimiz şey kimi bebekte iki gün kiminde yedi gün (daha az yada daha çok) sürebilir ama eninde sonunda başarı ile sonuçlanır. Pes etmemek zorunda olduğunuzu asla unutmayın. Bu tarihe kadar bebeğiniz her istediğini sadece ağlayarak bir iki vıyaklayarak elde etti :) Bu geldiğiniz durumun çok normal olduğunu bilin. 
Bu eğitime başlamadan önce şunlardan da emin olun, işinize yarayacak birkaç püf noktası;

  • Altı temiz mi ?
  • Karnı tok mu ?
  • Hasta değil, sağlığı yerinde mi ?
  • Odasına adapte oldu mu ?
  • Evde misafir var mı ? (var ise bu işe kalkışmamanızı öneririm yada ertelemenizi)
  • Tatil programınız yakın mı ? (evet ise, erteleyin)
  • Eğitime mutlaka her gün aynı saatte ve aynı ritim ile başlamalısınız.
Uykuya geçişleri 15 dk da sürebilir 2 saatte... 
Bu sizi yıldırmasın, anne / baba olmanın en önemli ve can alıcı noktası bildiğiniz gibi kararlı olmak ve tutarlı davranışlar sergilemek.
Ben kendi çocuğumda bunları uyguladım hemde doğduğundan beri. Şimdi Aden Rüzgar kolay uyuyan bir bebek hatta son bir haftadır da geceleri hiç kalkmayan bir bebek :) Şükürler olsun :) 

Sanırım gerçekten büyüdük biz... 15 gün sonra yaşını kutlayacağız :) Şimdiden bende bir heyecan bir duygulanma :) Anne olmayasın bir kere... Doğum günü hazırlıklarını da ayrıca paylaşacağım, umuyorum her şey şahane olacak.

Tüm bebeklere sorunsuz bir uyku diliyorum ve pek tabii ki biz annelere :)

Sevgiler,
adenruzgarsmom

2 yorum:

  1. oğlum neredeyse 11 aylık, bu aralar en çok düşündüğüm konu bu..Bu yazınızdan birazcık gaza geldim:)Bakalımmm...umarım en yakın zamanda cesaretimi toplayıp bu işe el atarım:)

    YanıtlaSil
  2. Merhaba,
    Bence hiç durmayın geçen zamana yazık :)
    Umarım kolay bir süreç olur hem sizin için hem de bebeğiniz için :)
    Son durumu bana da yazın olur mu ? :)

    Sevgiler,

    YanıtlaSil